30 Nisan 2012 Pazartesi

İnstagram ile Pazartesi #48

İnstagram kullanıcı adım: serrose
 Bu uzun çay kaşığımı yıllar önce almış bir türlü kullanamamıştım.Ta ki uzun Minnie'li kupamı alana kadar.Artık zevkle kullanıyorum.

 Soru:Bir mağazada bu cüzdanı görmem ile sepete atmam arasında sizce kaç saniye vardır?
Cevap:2 :)
 Son takıntım Rilakkuma ve iphone tepe şeysi :) Ne denir ki bu süslere?Kulaklık girişine takılanlardan.
 Yoshi toplantı sebebi ile Shizuoka'ya gitmişti.Beni de zorla arkasından sürükledi.Planımız toplantıdan sonra bir şeyler yemekti.O sabah çıktı evden.Ben de öğlen trenle gittim.Güya 2 saat bekledikten sonra buluşacaktık.Müdürü ek toplantı yapınca bu muhteşem manzaralı Starbucks'ta 2 saat,tren istasyonunda 1 saat 35 dakika bekledim kocamı.
Buluşunca da trenle yan şehrimize gelip orada yedik yemeğimizi.Yani boşu boşuna gittim de denilebilir.Bir kar kalan bu manzara oldu bana.
 Zaman zaman Japonca çalışıyorum sonrasında unutmak üzere.
 Yalnız kahvaltı vol:bilmem kaç
 Bu tarz kutulara ne isim veriliyor bilmiyorum(enfiye olamaz değil mi?) Neyse bunlara karşı bir zaafım var.Küçük ve değişik dizayn olanlara tabi.Daktilonun ardından bu eski telefon yakışmış ama değil mi?

 Dün Yoshi tatlı krizine girince kendimizi markette bulduk.Benim payıma bir dilim pasta Yoshi'ye ise üzüm jölesi düştü.
 Dün bir de saç boyası aldım kendime.Çikolata saçlı olma yolunda ilk adımımı atttım.
 Bizim evde bu iş Yoshi'nindir.Kendi başıma boyayınca surat asar :D Maşallah alayım burada.Ne yazık ki 1 kutu boya yetmedi benim saçlarıma.Bir kutu daha almak şart oldu.Çıkan renk fena değil ama tam rengi tutmadı ne yazık ki
 Bu tavşan ailesi yeni katıldı koleksiyonuma :)
 Ben de böyle düşünüyorum.

*Tanrı ile Sohbet 2 adlı kitaptan alıntı.
 Bu kedi de yeni :=)
Ve kendimi Sezen Aksu'ya vurdum.

Vol:3 'ü de en kısa sürede alacağım :) Sol taraftaki patlak bavulda olmuş ne yazık ki!Pat pat pat attıkları için bavulları kabı zarar görmüş.Çok şükür cd'lerde sorun yok.

İşte böyle bir haftaydı.

Keyifli bir hafta diliyorum herkese.

Daha fazla fotoğraf için tumblr'e buyrun 



26 Nisan 2012 Perşembe

Olay Şöyle Gerçekleşti


Olay şöyle gerçekleşti.

Öğle sıralarında uyanan Yoshi yağmurlu havayı görüp bunalıma girer.O sırada zaten saatlerdir bunalımda olan karısına bakar ve şöyle der

-Offf hava çok kötü ama bankaya gitmem gerekiyor benimle gelecek misin?

Serrose

-Hayır hiç evden çıkmak istemiyor canım.

Yoshi

-Tüh yaa ben de bankadan sonra kırtasiyeye gideriz diye düşünmüştüm.

Sonrası...

Fotoğraf anlatıyor sanırım.5 dakikada hazırlanmış Serrose :)

Bu arada yeni hastalığım Rilakkuma karakteri.

Eskimeyen aşkım Winnie the Pooh'lu not defterini de almamak olmazdı.


İşte böyle zorla kırtasiyeye götüren bir kocam var.

Maşallahları alayım.


Japonya'da Tuvaletler #3


Deniz kıyısında midye kabuğu şekli verilmiş tuvalet binası.

25 Nisan 2012 Çarşamba

Lamy Safari Green 2012

 Sevgili Kahve Molası Lamy Safari Lime Green ve bu senenin rengi Green Apple'ın birbirine benzeyip benzemediklerini sormuştu ben de onun için fotoğrafladım.

 Lamy Safari modelinin her sene Limited Edition'ları çıkıyor.Bir Lamy Safari sever olarak almamak olmazdı.Bu senenin rengi Green Apple olarak duyurulsa da birçok sitede Green olarak lanse ediliyor.Bu durum benim kafamı karıştırsa da henüz araştırmadım.

 Bu senenin rengi yeşil olarak duyurulduğunda biraz üzüldüm açıkçası.Zaten Lime Green yapılmıştı bir yeşile daha ne gerek vardı diye düşünmüştüm.Ama gerek varmış gelince bunu anladım :)Fotoğraflarda görüldüğü gibi epey fark var aralarında.Bir de çok tatlı bir yeşil tonu tutturmuşlar.Bu açıdan da mutluyum.Ama bir sonraki renk mor olursa daha da memnun olurum :)
 Fikir vermesi açısından normal koleksiyondan sarı ile de fotoğraflarını çektim.

Umarım bir fikir vermiştir herkese.

Bu arada Green Apple henüz Japonya'da da satışa çıkmadı.Ben de internetten aldım.Bir araştırmam yok ama henüz Türkiye'de de satılmıyor diye biliyorum.Bazı uyanık ya da bilgisiz sitelerde Lime green rengi 2012 rengi olarak listeleniyor.Aman dikkat derim.


Ve şimdi size çok güzel bir kırtasiye bloğu tavsiye edeceğim.Mürekkeplerin,kalemlerin hikayelerini ondan dinlemek(okumak) çok zevkli.Bilgisine,kalemlerine ve zevkine hayranım.

Böyle kaliteli blogların artmasını tüm kalbimle diliyorum.

Siz de bu maceraya eşlik etmek isterseniz.Kahve Molası'nın yeni bloğu Write to Me Often'a tık tık.

*Bu arada kırtasiyede Lamy görünce aklıma sen geldin diyenler,bak Lamy aldım senin yüzünden diyenler o kadar mutlu oluyorum ki :)
Bunları bilmemi sağladığınız ve günümü aydınlattığınız için çok teşekkür ederim.

Başka bir şey duyduğunuzda aklınıza geldiğim oluyorsa bunu da bilmek isterim doğrusu :)

Kandırıkçı Çocuk


Geçen sene blogdan Okan Bayülgen'e ithafen bir yazı yazmıştım.O yazının sonucunda geçen yaz kendisi ile buluştuk.Ayrıntılarına girmeyeceğim çünkü benim için çok özel ve güzel anlardı.
Buluştuğumuz gecenin ertesi günü ofise davet edildik.Sabah erkenden uyanıp hatta uyuyamayıp ofisin yolunu tuttuk.
Birçok fikirin doğduğuna inandığım masanın etrafında sıralandık.Derken tam o sırada kapı çaldı ve içeriye bir çocuk girdi.
Kendi kendime bu çocuğu bir yerden tanıyorum ama nerden diye sorup dururken.Konu aşağıdaki videoya geldi :)


Berk evet o videodaki benim dediğinde pat diye yüzüne aaa kandırıkçı çocuk diyen bendim :)
Affet Berk!

Sonra Yoshi'ye anlattım videoyu.Hatta o videoyu izledikten sonra Yoshi'den böyle bir teklif almamış olduğum için üzüldüğümü bile anlattım :) Ama Allah'tan yalanmış :p

Berk ve Camille'den Japonya seyahatlerini dinlemek çok keyifli idi.Benim de başlarda yaşadığım durumların benzerlerini yaşamışlar.Sadece birkaç gün yetmiş onlara buraya aşık olmak için :) Bir kere daha bekliyoruz onları bu sefer bizim için.

Eğer siz de Berk'i daha yakından tanımak istiyorsanız onu twitter'dan takip edebilirsiniz.Hem böylece onun gözünden Paris'i de görebilirsiniz.

Twitter :Berk Şentürk

Çizimlerini paylaştığı Behance sayfası 

Tumblr'i 

Web sitesi

Ve birçok sitede cv yaratma,insan kaynakları içerikli sitelerde örnek gösterilen videosunu da ekleyip kaçıyorum :)


berksenturkisariyor! from berksenturk on Vimeo.



24 Nisan 2012 Salı

Kiganji Tapınağı

 Fujieda şehri gezimizde birçok tapınak ile karşılaştığımızı söylemiştim.Bunlar yerel tapınaklar olduğu için haklarında pek bilgi yok.Japonya'da tapınaklara giriş ücretli mi diye sorulmuştu.Bazı tapınaklara mesela Kyoto'daki birçok tapınağa giriş ücretli.Ama yerel tapınaklar genellikle ücretsiz.
 Kiganji tapınağının bahçesinde birkaç ayrı bina vardı.Her birinin özelliği başka.Ama biz sadece ana bina hakkında bilgi bulabildik.
 Kinganji tapınağının bahçesinde yapılan bir kazıda 1600den fazla eski mezar figürleri bulunmuş.Bu Japonya'da çok fazla görülen bir şey olmadığı için ilginçmiş.726 yılında inşa edilmiş.Çıkan büyük bir yangında bütün önemli evraklar ve değerli eşyalar yanmış.Daha sonra tekrar restore edilmiş.
 *Kişisel not
4,5 yıldır Japonya'da gezdiğim bütün yerlerde bir yangın hikayesi oluyor.Japon binalarının tamamı tahtadan yapıldığı ve ısınmak için evin ortasında mangal bulunduğu için kendiliğinden çıkan yangınlar çok var.Tabi bir de ninjaların,düşmanların saldırı için seçtiği en genel yöntem de yangın çıkarmak olmalı.
 Bu heykel çok önemli bir samuraymış.Ayakları çok kuvvetliymiş.Bu yüzden ayağına dokunursanız iyileşirsiniz gibi bir inanç da var.
 İnternetten bulduğumuz bilgiler bu kadardı.

Bu da ana bina.


Fujieda şehri yazısı için buraya

Japonya Sokakları-Fujieda şehri için buraya 

Fujieda Şehrinde 2 Deli #1 için buraya

Fujieda Şehrinde 2 Deli #2 için buraya

Fujieda Şehrinde 2 Deli #3 için buraya


23 Nisan 2012 Pazartesi

İnstagram ile Pazartesi #47

 Lamy Safari Limited Edition 2012 rengi satışa çıktı.Japonya'da haziranda çıkacağını duyunca hemen netten aldım.Green Apple adı ile çıktı.Fotoğrafta tam yansımayan çok tatlı bir rengi var.
 Karamel'e benziyor diye aldığım kupam ile kızım :)
Starbucks yaz frappuccinoları çıktı Japonya'da hemen gidelim deneyelim dedik.Çikolatalı olanı sevmedik :S Soldaki klasik karamelli olan hala favorimiz.

 Geçen hafta uyku düzenim bozuktu.Sabaha kadar oturuyor,akşama kadar uyuyordum.Böyle bir sabahta Yoshi'nin elinden çayımı içtim :)
 Sevgili Saçaklı'nın teşviki ile bundan sonra bu takvimimi fotoğraflarda daha sık göreceksiniz.

21 nisanın kahvaltısı
 22 nisan kahvaltısı
Bu da bu sabahın kahvaltısı :)

Daha fazla fotoğraf için buraya tık tık

İnstagram kullacı adım:serrose

Herkese keyifli bir hafta diliyorum

22 Nisan 2012 Pazar

Lamy Ne Yaptın Sen Ya


Bugün izlediğim bloglardan birinde bu seti gördüm.Görür görmez gözlerim yerinden fırladı.

Gel gelelim ki Ebay'de bulamadım.Japon sitelerinde bulamadım.

Sahip olmak için Almanya'da olmak lazım sanırım.

Valla bir gün bavulumu alıp Almanya yollarına vuracağım kendimi.

Ne bu ya!

Lamy ya beni evlatlık alın ya da ürünlerinizi daha bulunur yapın!

Bakar mısınız şu tatlılığa yaa tombik tombik :)


*Benim niye Almanya'da kardeşim yok sitemi ile andığım blog burası tık tık


Görsel google


Edit:Son dakika haberi :)

Sevgili Cem Amazon.de de buldu bizim icin.Hatta o satin aldi bile.Ben satin almak icin Yoshi`yi bekliyorum.

Cem benim kirtasiye arkadasim :) Supersin

Twitteri icin tik tik :)

Pazar Fotoğrafı #37


Havaların sürekli değişmesi sebebi ile benim modum da sürekli değişken.Bugün soğuk,yağmurlu bir sabaha uyandım.

Sevmedim yani!

Keyifli bir pazar diliyorum herkese.

**********
Fotoğraf Kiyomizudera'dan yazısı için buraya tık tık

21 Nisan 2012 Cumartesi

Pilot FriXion Light Erasable Highlighter



Daha önce Pilot Frixion markasından renkli kalemlerini ve tükenmez kalemlerini tanıtmıştım.
Yazısı için buraya tık tık 

20 Nisan 2012 Cuma

Teiji Tapınağı Sürprizi

 Teiji tapınağını burada yazmıştım.Karı koca tapınağın bahçesinde elimizde fotoğraf makineleri ile dolanırken ben tam bu noktada durdum.
Üst fotoğrafta benim gördüğümü gördünüz mü?

Hemen Yoshi'yi çağırdım.Aşkım-san koş koş bak ne var dedim.Geldi baktı baktı baktı bir şey göremedi.

Sizden kimler gördü bakalım?


|
|
|
|
|
|
|
|

 Bakın tapınağın göletinde ejderha var.
 Beni çok ama çok etkiledi bu görüntü.
 Nasıl çok benziyor değil mi?
 Ejderhanın önüne geldiğimizde bu yazıyı bulduk.Yalnız ben değilmişim yani benzeten.
Bu da karşıdan görünümü.

Nasıl buldunuz?

Kouzenji

Çayınızı,kahvenizi alın ve bol fotoğraflı bir yazıya hazır olun.

 Sakura mağdurları olarak yapacak bir şeyimiz olmadığı için biz de bu tapınağa geldik.Kouzenji tapınağı Nagano bölgesinin Komaganeshi şehrinde bulunuyor.
 Bu tapınağın 1000 yıldan fazla tarihi varmış.Tabi birçok efsanesi de.
 Bahçesinde yüzlerce yıllık Japon sediri ağaçları vardı.Çok ama çok uzundular.

 Ne zasman böyle büyük bir ağaç görsek karı-koca ağaç yaşı hesap edebilenlerden olmayı hayal ediyoruz.Nasıl öğrenilir ki acaba?Ağacı kesmeden bilmenin yolu var mıdır ki?
(Bu arada bizim ülkede Amerikan filmi için ağaç kesenlere de en kibar haliyle YUH diyorum.Söyleyemediklerimi siz hayal edin)
 Tapınağın girişinde bulunan kapı ahşaptandı ve süper bir işçiliği vardı.
 Sağ tarafta bulunan dükkanda tapınak ile ilgili hediyelikler,kitaplar falan satılıyordu.
 Ve tapınak karşıdan göründü.Bu tapınak Nagano bölgesinde meşhur bir tapınakmış.Bu yüzden çok fazla tur otobüsleri vardı.


 Tapınağın içerisinde 3 adet Japon bahçesi varmış.Varmış diyorum çünkü hangi alanlardan bahsediyorlar bilemedik.Bilgiler vikipedia'dan.Biz gezerken böyle bir bilgi görmedik.
 Eski Japon lambası.
 Neden bilmiyorum ama bu Buda heykeli bana acayip mutluluk veriyor.Yüzündeki huzur çok hoşuma gitti.
 Ve sonunda tapınağın önüne vardık.
 Klasik kimse bizi çekmezse biz birbirimizi çekeriz pozu :)
 Normalde gittiğimiz tapınaklarda dilek dilemek gibi bir adetimiz yok.Ama son 2 tapınaktır 2 dilek diliyoruz.
İlki Yoshi'nin ayağının ağrısı geçsin istiyoruz.Masaja gidiyor,ilaç alıyor ama hala geçmedi.Aksıyarak yürüyor.Bazen araba sürmek bile acı veriyormuş.Sebebi stres.Hem yaşadığımız yer,hem de iş stresi fena etti balığı.
İkincisi ise hayırlısı ile evimize taşınabilmek.Yoshi'nin tayini çıksın istiyoruz artık.
Sizlerden de dua etmenizi istiyorum.Bu iki dileğimiz için.Herkese şimdiden çok teşekkür ederim.
---
Tapınaklarda dilek dilemek için 2 yöntem var genelde.İlki tütsü yakmak,ikincisi mum yakmak.
Tütsülerin bulunduğu kutunun altında bir kutu daha var.Oraya 100 yen atıyorsunuz(tapınaklara göre ücret değişebilir) Bir deste tütsüyü alıyorsunuz ve orada yanmakta olan mum yardımı ile tütsünüzü yakıyorsunuz.Sonra dileğinizi tutup tütsüyü ortadaki kazana atıp çıkan dumana elinizi tutuyorsunuz.Sonrasında elinizi ağrıyan yerinize tuttuğunuzda iyileşeceğine inanılıyor.
Ellerini dizlerine,başına,ayağına sürenler vardı.
İkincisi ise fotoğraflamadığımız camdan bir kabin var.Aynı şekilde parayı atıp bir mum alıp yakıyorsunuz.Sonra camdan kabinin kabısını açıp mumunuzu oraya bırakıyorsunuz.O kadar.

 Tapınağın bahçesinde bulunan mezarlıktan bir fotoğraf.Ağaçların kökleri süperdi.
 Tapınağın ek binalarından biri.Buraya giriş ücretliydi.

İşte bir tapınak yazısı daha burada bitti.

Planımızda olmayan bir tapınaktı.Sakuralar açmayınca bir anda dahil oldu plana.İyi ki gittik ,gördük.

Sağlıklı günler herkese.