31 Ekim 2014 Cuma

De ki işte


Bu fotoğrafı paylaşırken dediğim gibi ne yaparsan yap yalnız kahvaltılar sevilmiyor ya! Tamam zaman zaman bu yalnızlığın tadını çıkarmıyor değilim ama böyle kapalı sabahlarda cıkk olmuyor.

Bugün Oruç Aruoba'nın De Ki İşte kitabını bitirdim. Normalde de okuması ve anlaması zor bir yazar diye düşünüyorum. Ama şimdiye kadar okuduğum kitapları içerisinde en bağdaşamadığım kitabı bu oldu. Pek sevemedim. Kitaba çok zor daldım.  Okuduğum yeri defalarca okumak zorunda kaldım. Zaman zaman sesli bile okudum yalan yok :)

Siz sever misiniz yalnız kahvaltıları ya da Oruç Aruoba'yı?

Oruç Aruoba'nın

Yürüme kitabı için buraya tık tık

Hani kitabı için buraya tık tık

Uzak kitabı için buraya tık tık

Okuduğum Kitaplar yazılarım için buraya tık tık

30 Ekim 2014 Perşembe

Mazeretim Var! Acemiyim Ben


Böyle fotoğraf çekmek ne zormuş var ya!!!  Kaç kere uğraştım. Göbek belli olsun diye de elimle azıcık hile yaptım :)

19 hafta 5 günlük bugün bebeğimiz.

Ne var ne yok diyecek olursanız!

Bel ağrısı var, beni uzun süre aynı pozisyonda tut (a)mayan. Doktoruma göre yapacak bir şey yok. Rahim büyüyor, bele baskı yapıyor.

Zaman zaman hafif bulantılarım oluyor. Zaten çooook şükür hiç aşırı bir bulantım olmadı. Hele kusmam hiç olmadı desem yalan olmaz. Hoş normalde de kusamayan bir insan olarak, hamileliğimde de sayılı oldu. 5'i geçmedi dersem ayıp olmaz değil mi? Maşallah deyin lütfen :)

Bebeği ilk İzmir-İstanbul uçağında hissettim. Nasıl yani şimdi kıpırdadı mı bu dememe kalmadı hoppp balık gibi kaydı içimde :)

O günden beri zaman zaman kıpırdıyor. Yoshii yetiş desem de onun hissedebileceği büyüklükte bir hareket yok. Şimdilik bana özel gösteri yani :) kih kih kih :)

Karamel ve Tiramisu ne zaman kucağıma gelse, içimdeki deliriyor. Kıpır kıpır oluyor. Ne yapıyor bunlar ayoll diyorum :)

Sonraa abur cuburla aram hiç iyi değil. Tatlıya düşkünlüğüm gitti. Ama ya ekşi uffff bu yaz kaç kilo limon tükettim bilmiyorum. Japonya'da da durum aynı. Ver ablana ekşiyi :)
Ama zaman zaman anlık tatlı krizine giriyorum. O an yemem lazım tatlı bir şey. Yedikten sonra da hafif bulantı ama ne yapalım kızımız kararsız :)

Ayy bu işin en zor yanı istediğin gibi uyuyamamak. Ah 2.80 yayılan, yatakta dört dönen ben nerede. Uyuyabileceğim pozisyonu bulmak o kadar zor ki şimdiden. Daha da büyüyünce göbek yandım ya! Uykuya bu kadar düşkün biri olarak, bu kadar zor olmasını sevemedim ben ya :))


İşte böyle kısa kısa ben hatta biz :)

Siz maşallah deyin, iyi enerjilerinizi ve dualarınızı yollayın bize yeter!

İyi ki varsınız :)




29 Ekim 2014 Çarşamba

Zebra Sarasa Clip Snoopy


Zebra Sarasa Clip serisi artık her sene bir özel model çıkarır oldu. Bundan sonra sadece kokulu serisini satın alırım diyordum ama Snoopy setini görünce dayanamadım.
Zebra Sarasa Clip normal serisi dünyanın her yerinde, hatta Türkiye'de bile satılıyor. Jel formülündeki bu tükenmez kalemlere bayılıyorum. Kesinlikle alın deneyin derim.


Ama bir Japon firması olarak tabii ki kendi ülkesine ayırım yapıyor firma. Japonların 'kawaii' düşkünlüğü sayesinde her firma değişiklik ve tatlılık yapmak zorunda. Zebra firması da Sarasa clip modellerine ilk değişikliği kokulu kalemler üreterek getirdi. Ben de tesadüfen ilk seti satın almıştım. Sonra da devamı geldi. Hatta bazılarını bloğa da yazdım.


Bu sene (sanırım) Snoopy'in doğum günü sebebiyle desenli set çıkarıldı. Ben de görür görmez aldım tabii ki. Kokulu değiller bu sefer. Ben kişisel olarak kokulu Sarasalarıma bayılıyorum. Not alırken, ders çalışırken arada burnuma gelen kokular beni mest ediyor. Zaten koku takıntım malum :)


Toplamda 8 model çıkarılmış. Ben 8'li setini alıp çıktım :) Tek tek uğraşmak zorunda kalmak istemedim. Çünkü bu ürünler sınırlı üretim oluyor. Aldın, aldın yani. Almazsan bir daha bulamazsın. Çünkü Japonlar da kırtasiye düşkünü :) Tanıdık geldi mi :p

Ben bilgisayar önündeki kalemliğimi düzenli aralıklarla düzenliyorum. Hep aynı kalemleri kullanmamak adına değiştiriyorum. Bu ara Zebra Sarasa Clip Snoopy ve yine Zebra Sarasa Clip Lipton serisi var. Çay kokulu bu serinin yazısını yazmamışım ya ben! Çok ayıp! En kısa zamanda gelecek :)


Bu seride en favori rengim Neon Pembe oldu :) Dediğim gibi en yakın kırtasiyenize gidip düz serisinden satın alın. Ne demek istediğimi anlayacaksınız. Ama kokulu ve desenli setler ne yazık ki sadece Japonya'da (ve sanırım birkaç asya ülkesinde) bulunuyor.

Satın almak isterseniz mail atın, yardımcı olabilirim :)

En favori tükenmez kaleminiz nedir?

Diğer Zebra Sarasa Clip yazılarım

Sarasa Sweets Party yazısı için buraya tık tık

Sarasa Clip Fresh Paradise yazısı için buraya tık tık



düzenleme:  Toplu Zebra Sarasa Clip çekmecem :)



Ondokuzuncu Hafta


Ondokuzuncu haftada (hamileliğin) duygusal değişiklikliğin en ağırını yaşadım bugün.

Sebepsiz ağlamaca ve bel ağrısı da bonusu. O kadar ağlamaya bir de baş ağrısı başlatmış oldum.

Kontrol manyağı biri olarak (başak burcu çok sağol) bedenimdeki ve duygularımdaki değişimi uzaktan seyrediyor olmak biraz canımı sıkıyor sanırım.

Sebep yokken ağlamayı da hiç sevmem ama ağladım işte! Öyle böyle değil hem de!

Neyse bugün geçti bitti çok şükür. (Japonya'da şu an 00:39)

Bir de Japonya'da yazlık saat uygulaması yok. Biz ileri-geri almıyoruz yani. Bu sebeple artık aramız 7 saat! Japonya'da saat kaç diye soranlar Türkiye saatine 7 ekleyin bulursunuz.


İşte böyle

Bugün dualarınıza beni de ekleyin!

İyiyim çok şükür ama daha iyi de olabilirim yani!

Selamlar&sevgiler


27 Ekim 2014 Pazartesi

İnstagram ile Pazartesi #157

instagram kullanıcı adım:serrose
Yoshi'nin kullanıcı adı:yoshijaponbalik
Ablamın kullanıcı adı:sermoon09
Annemin kullanıcı adı:3kizannesi

instagram web üzerinden beni takip etmek isterseniz buyrun bu linke.



Canım bindebir çay çekebiliyor. Normalde çok seven biri değilim. Canım çay çekerse de tek içemiyorum. İlla yanında bir atıştırmalık olacak. Hoş, hamilelik yüzünden tatlı şeylerle aram iyi değil eskisi kadar. Nerede ekşi orada ben :=)
Bir de sudokuya sardım yine, yeniden.


Yedekleri ile Lamy güncellemem budur. Seti Jr. Kato için (ona niyetle) aldığım doğrudur. Umarım o da bizim gibi kırtasiyesever olur :)


Uzun zamandır ertelediğim tarifleri geçirmeye başladım defterime. Yemek yapmay Japonya'da öğrendiğim için bir sürü çıktı var elimde. Topluca dursunlar bari.


Pek enerjik ve keyifli olduğum söylenemez. Vücudumdaki değişiklikler, yorgunluk ve duygu değişimleri fena yapıyor beni. Bana iyi gelen Japonya'da Gördüm bloğunda yazıyorum.  İnternette gördüğüm güzel ya da komik şeyleri eğlenceli bir dille yazmaya çalışıyorum. Amaç gülmek ve geçmek. Çok ciddiye almayın orayı :)

Gelsenize :)

Japonya'da Gördüm bloğum için buraya tık tık.

İşte böyle geçti bir hafta!

Hepimiz için çoooook keyifli ve sağlıklı geçer bu hafta inşallah!

Daha fazla fotoğraf için tumblr'e buyrun 


Junior Kato 19 hafta 2 günlük :)


26 Ekim 2014 Pazar

Yeni Kitaplar



Nefes yayınevinden yeni kitaplarım geldi. Yeni kitap kokusundan daha güzel pek az şey var bence.
İtiraf etmem gerekirse kapağına bayıldığım 'Yaratılış Hikmetleri' en favori kitabım olacak gibi.
Hemen okumaya başladım.


Bloğun sıkı bir takipçisi iseniz bulutlarla ve gökyüzü ile olan ilişkimi bilirsiniz. Gökyüzüne bakmanın ne hikmetleri varmış.

Bundan sonra daha sık bakmalı!


Bol kitaplı, bol okumalı bir gün diliyorum.

Teşekkürler Nefes Yayınevi!


25 Ekim 2014 Cumartesi

Ertuğrul Fırkateyni


Annem buradayken gitmiştik müzeye, yazmak bir türlü nasip olmadı.

Ertuğrul Fırkateyni 1889 yılında iade-i ziyaret için Japonya'ya gelmiş. Üç ay burada kaldıktan sonra Japon Deniz kuvvetlerinin uyarılarına rağmen 15 Eylül 1890 yılında yola çıkmış. Ve ertesi gün Kushimoto şehri açıklarında tayfuna yakalanıp, kayalıklara çarpıp batmış.
655 kişiden sadece 69 kişi kurtarılabilmiş.


Geminin battığı yerin karşısında bugün Türk müzesi bulunuyor. Otoparktan yürürken karşınıza yukarıdaki gibi bir görüntü çıkıyor.

Bu benim ikinci gidişimdi. İlk gidişim 2007 yılındaydı. Annem bu sefer Japonya'ya gelirken sadece burayı görmeyi istediğini söylemişti bize. Biz de onun için gitmiş olduk. Bizim yaşadığımız şehir ile arası ne yazık ki uzak.



 Girişte sizi hem Türkçe hem de Japonca bir tabela karşılıyor.

2007 yılında müzeye girerken benden bilet parası alınmamıştı. Türklerden para almıyoruz denmişti. Bu benim çok hoşuma gitmişti ama bu sefer aldılar. Hoş 250 yen gibi bir miktar ama Türklere ayrıcalık tanınması çok hoş oluyordu. Diğer yandan müzenin kalkınması da gerek tabii diye de düşünüyor insan.


Müzenin içinden fotoğraflar.



Üst kata çıktığınızda geminin batmasına sebep olan kayalıkları görebiliyorsunuz. Bir de burası ile ilgili bir efsane var. Ne zaman bir Türk gitse hava kapanır, bulutlanır diyorlarmış. Burada kaybettiğimiz askerlerin 'bizi ziyarete geldiler' diyerek duygulandıklarına inanıyorlar. Biz müzenin bulunduğu adaya giderken hava çok güzeldi. Biz yaklaştıkça hava kapandı.  Bu olayı iki kere yaşadığım için ben inanıyorum bu efsaneye. Adadan ayrılırken hava günlük güneşlik olunca annem de inandı.
Ben çok duygulanıyorum burada ve hep ağlıyorum :(


Müzeden çıkıp adanın ucuna doğru devam ettiğiniz zaman Şehitlik Anıtı'nı görüyorsunuz.


Bu şehitlik önünde her yıl anma törenleri yapılıyormuş. Biz çok gitmek istiyorum ama bir türlü nasip olmadı.



Şehitlik Anıtı'ndan ayrılıp, uca doğru yürürseniz Atatürk heykelini görebilirsiniz.

Yazısını daha önce yazmıştım. Okumak için buraya tık tık 


O gün bir de video çekmiştim. İzlemek isterseniz iyi seyirler

23 Ekim 2014 Perşembe

Çılgın Penguenler



Oyun oynamayı hatta kazanmayı çok seven bir ananem var. Canı sıkıldığı günlerde bizi pişti, tombala, kızma birader hatta solo test ile kilitler çocukluğumuzdan beri. Hatta bir yaz tatilinde Yoshi, Gülşah, ananem ve ben saatlerce tombala oynamıştık.

Her oyunu da sevmez ananem. Hele tek başına oynanan atari, tablet oyunlarına falan sinir olur. Ama bu yaz benden tablet oyunu öğretmemi istedi :) Kendisinin tableti var ve beni her gün skype'tan arar.

Neyse bir Kipa alışverişimizde bu oyunu görünce tam ananemlik deyip attım sepete. Ve dediğim gibi de oldu. El becerisi ve dikkat isteyen bir oyun olduğu için tam ananemlik :)

İnanmazsanız videoya buyrun.

22 Ekim 2014 Çarşamba

Mentos Now Mints


Bu yaz benzinlikte ödeme yaparken kasanın yanında gördüm bu şekeri. Hemen onu da ilave ettim tabii ki.
Hem mentos sevdiğim için hem de merak ettiğim için hemen annemle denedik. Ben hiç sevmedim. Ama şu var hamileliğimin başından beri tatlı ve abur cubur ile aram hiç iyi değil. Bayılarak yediğim pastane dondurmasını bile sayılı yiyebildim. Karadutlusu olmazsa olmazımdı. Ama nerede ekşi orada bendim. Hatta limona limon sıkıp yedim :) Yazın bir ara kilosu 10 liraya çıkmıştı limonun. O zaman bile yedim :) Sonuçta Japonya'da tanesine 2 lira veriyoruz :p

Tamam tatlı ile aram yok, ağız tadım biraz (tamam oldukça) değişmiş olabilir. Ama bunlarla alakası olmadığını düşünüyorum bu ürünü sevmememde. Çünkü annem de sevmedi :)

Siz denediniz mi? Beğendiniz mi?


Yoshi ile limonlu kolalı mentos denemiştik. İzlediniz mi?


21 Ekim 2014 Salı

Bebeğin Cinsiyeti Ne?



Bugün doktor kontrol günümüzdü. Çok şükür her şey çok yolunda. 18 hafta 3 günlüğüm. 2 kilo 900 gram almışım. Hemşire dikkat et biraz fazla bu dedi. İmdaaaattt :)

Doktor cinsiyeti kesin söylemedi ama büyük ihtimalle kız dedi :)

Sağlıkla gelsin. Bize yeter. Yukarıda soldaki ben, sağdaki Yoshi :)

Bir de hamilelik üzerine video. Yoshi'nin ilk tepkisi, Japonya'da hamilelik falan filan :)

20 Ekim 2014 Pazartesi

İnstagram ile Pazartesi #156


instagram kullanıcı adım:serrose
Yoshi'nin kullanıcı adı:yoshijaponbalik
Ablamın kullanıcı adı:sermoon09
Annemin kullanıcı adı:3kizannesi

instagram web üzerinden beni takip etmek isterseniz buyrun bu linke.



Geçen hafta Yoshi bolca izinliydi. Ben gelmeden önce pek izin yazmadığı için bolca birlikte vakit geçiyoruz. Bu açıdan çok sevdim geçen haftayı :)


Tabii alışverişin ortasında iş yerinden telefon gelmese de olur. Ama Allah'tan yardımcısı değişti. Bundan önceki adam kelimenin tam anlamıyla salaktı. Aklına gelen her soruda Yoshi'yi arıyordu. Şükür gitti ve bitti işkence.


Bu ikiliye gıcık oluyorum diye paylaşmıştım. Karamel hala tavırlıydı bana ve benim inadıma aşk yaşıyor Yoshi ile.
Ama ama ama bilin ne oldu. Şu an Karamel kucağımda :) kendiliğinden geldi hem de :) yesin onu annesi :)



Azıcık nostalji de paylaştım. Bir zamanlar maiko makyajı yaptırmıştım. Okumak isterseniz buraya tık tık 


Bir izin gününde azıcık temizlik yaptık. Tabii camlar açık olunca benim omzuma vurmuş rüzgar. Gece ağrıdan uyuyamayınca anladım. Neyse ki geçti. Çok şükür!

Geçen haftanın bolca videoları da var. İzlediniz mi?





İyi seyirler :)

İşte böyle geçti bir hafta!

Hepimiz için çoooook keyifli ve sağlıklı geçer bu hafta inşallah!

Daha fazla fotoğraf için tumblr'e buyrun 

19 Ekim 2014 Pazar

Gelebeç Butik Kafe



Yazın en değerli keşiflerinden biri Güllübahçe'deki Gelebeç Butik Kafe oldu.  Annem sürekli gel seni bir yere götüreceğim bayılacaksın diyordu. Bu yüzden yapılacaklar listesindeydi. Derken Melike de seni Gelebeç adında bir  yere götüreceğim bayılacaksın deyince daha fazla ertelemeyelim dedik.
Gördüğünüz gibi kalabalık bir masamız vardı. Anneler ve kızları desek? Bir de teyze tabii :)

Güllübahçe Söke'ye çok yakın bir yerleşim birimi. Aslında bizim için içinden geçip gittiğimiz bir şehirdi. Eski Bodrum yolu üzerinde çünkü kendisi. Ama anladım ki durup gezmek de lazımmış. Bunca yıl hata etmişiz.

Gelebeç Butik Kafe'nin manzarası gündüz Söke ovası, gece ise adeta bir deniz.  Yüzlerce hatta binlerce yıl önce deniz olduğunu hatırlatıyor insana. Ben kafeye de, manzaraya da, sahiplerine de bayıldım.

Kafenin detaylı yazısını bol fotoğrafları ile gezi bloggerı arkadaşım Melike yazdı. Bu Pazar keyifli bir keşif yapmak için sizi önce videoya sonra da Melike'nin bloğuna alalım.

Melike'nin yazısı için buraya tık tık 

Gelebeç Butik Kafe'nin Facebook sayfası için buraya tık tık 


15 Ekim 2014 Çarşamba

Japonya'da Siyah Hamburger



Türkiye'deyken birkaç kişi bu hamburgerin fotoğrafını yollamıştı. Doğru mu Sergül abla diye. Ben de hemen Yoshi'ye sordum. Malum internette Japonya hakkında tonla yanlış bilgi var.

Yoshi araştırınca Burger King'in 4-5 yıl önce (sanırım) ilk olarak bu ürünü çıkarttığını öğrendik. Nedense bu sene yeniden çıkarmışlar piyasaya. 19 Eylül'den beri satışta ne zamana kadar süreecek bilmiyorum.



Burger King Japonya'da çok yaygın değil. Hatta biz Nagoya'da olduğunu bile bilmiyorduk. İki sene önce açılmış. Bu siyah hamburger sayesinde öğrendik. Eee madem Nagoya'da varmış gidelim diye plan yaptık. Ve o büyük gün bugündü :p



Ben 11 yaşımdan beri hamburger yemiyorum. 2007 yılında ablamın zorla 1 tane yedirdiği cheeseburger'i saymazsak tabii. Çok ama çok midemi bulandırır. Bu yüzden hiç denemem bile. Bu yüzden Yoshi ile tek menü aldık.


Japonya'daki Mc Donalds'larda patatesin yanında mayonez verilmiyor. Burger King'de ise 30 yene alabiliyormuşsunuz. Buna sevindim işte. Çünkü ketçap yemediğim için (onu veriyorlar) 7 yıldır kuru kuru patates yiyorum bu ülkede.


Ekmeğin siyah olmasının sebebi bambu kömürü katkısı olması imiş. İçindeki peynirin siyahlığı ise mürekkep balığının mürekkebinden.


Önce Yoshi tabii ki :) Hamburger seven biri olarak bu ürünü pek sevemedi. Ucuz hamburgerler gibi dedi. Siyah olmasının tadında yarattığı bir değişiklik yok gibiymiş. Sadece siyah hamburger yiyorsunuz yani :)



Ve sırf meraktan azıcık ben de yedim. Çok zorlandım. Hem hiç hamburger yemediğim için hem de elimde simsiyah bir ekmek olduğu için! Üzerine bir de malum sebep! Hiç kolay olmadı yani :)

Neyse aklımızda kalmadı en azından :) Bu sayede Nagoya'da Burger King varmış öğrendik!

Siz dener miydiniz?

Videoyu izlemeyi unutmayın! Canlı canlı deneme :p

14 Ekim 2014 Salı

Alışverişte Mecburi Değişiklik

Türkiye'deki son haftamda vermiştim bu siparişi. Ben eve dönmeden gelmişler.

Palmer's markasının cocoa butter formula ürünlerini severek kullanıyorum. Çatlaklar için olan bu ürününü de denemek istedim. Pompalı olması büyük avantaj. Ne yazık ki düzenli vücut kremi kullanan biri değilim ama inanın deniyorum :)

Youtuber Zoella 'Beauty Zoella' adında bir güzellik serisi çıkardı. Ben sadece meraktan banyo köpüğü&duş kremini aldım. Fotoğraflarda güzel duruyor ama etiketi yakından çok ucuz buldum.
Ürünü 1 kere kullandım. Kokusu güzel ama kalıcı değil. Sanki azıcık daha kalıcı olsaydı daha güzel olurdu. İçeriğindeki yağlar duşta güzel hissettiriyor. Çok şanslı bu yabancılar yahu :) Kendi adına ürün çıkartmak imrendirici.

Ve son olarak Bio-Oil. Daha önce yüzümdeki sivilce izleri için almıştım. Çok düzenli kullanmamıştım. Annem Japonya'ya gelince o kullanmıştı benden çok. Kalanını karnımda ve bacaklarımda kullandım. İlk şişe bitince bu ikinci şişeyi aldım. İşe yarıyor mu bilmem ama yağ olduğu için kullanımı kolay.

İşte böyle alışveriş sepetini doldururken mecburi değişiklikler yapıyor insan :)


13 Ekim 2014 Pazartesi

İnstagram ile Pazartesi #155

instagram kullanıcı adım:serrose
Yoshi'nin kullanıcı adı:yoshijaponbalik
Ablamın kullanıcı adı:sermoon09
Annemin kullanıcı adı:3kizannesi

instagram web üzerinden beni takip etmek isterseniz buyrun bu linke.



Ben yine bir hafta atlamışım yahu :) Dönüş telaşı olsa gerek. Arkadaşlarla şımarmayı özleyeceğim kesin!


Son hafta bu haldeydik. 2 ağla 5 gül. Ne yapalım ya!


Diğer yandan da evimi, kedili okuma hallerimi özledim.
 
Uyku düzenim yok gibi bir şey. Hoş günün 20 saati uyuyorum. Bu da gece yarısı uyanmasıydı sanırım :)


Bakınız halim aynen böyle. Uyanıkken de ayakta uyuyorum :)

İşte böyle geçti bir hafta!

Hepimiz için çoooook keyifli ve sağlıklı geçer bu hafta inşallah!

Daha fazla fotoğraf için tumblr'e buyrun 

12 Ekim 2014 Pazar

Yanımda Getirdiğim Kitaplar


Her sene Japonya'ya dönerken elim, kolum kitap dolu dönerdim. Bu sene malum sebepten dolayı annemler üzerimde baskı uyguladılar. Ki haklılardı. Ben de mecburi bir eleme yaptım. Yanımda gelebilenler bunlar oldu :)

1- Hamilelik Takvimi - Annette Nolden
2- Aldatmak -  Coelho 
3- Hayat Kırıklığı - Cem Mumcu
4- Kendine Bakma Kitabı -  Cem Mumcu
5- Binbir İnsan Masalları - Cem Mumcu
6- Aşk ve Acı - Frida Kahlo
7- İlginç Psikiyatrik Sendromlar - M. David Enoch
8- Maymun Aklı - Daniel Smith
9- Atanamayanlar - Başar Öztürk
10- 50 Felsefe Fikri - Ben Dupre

İnşallah en kısa zamanda bu kitapları okudum videolarında ve yazılarında görebiliriz :)

Kitaplar için Zeynep'e,  Seray'a ve Okuyan Us'a teşekkür ederim.

Videoyu da izlemeyi unutmayın :) İyi seyirler 

Garson ve Mutlu


Çok merak ettiğim kitaplardan biriydi Garson ve Mutlu. Bir anda iyi gelirli işinizi kaybetseniz ve anlık bir kararla garson olsanız ne yapardınız? Fulsen Hanım süper akıcı ve keyifli bir kitap yazmış.

Gerçek hikaye, gerçek isimler ve herkesin hayali gerçek bir cafe. Doğru söyleyin hangimizin ileride bir cafe hayali yok ki?

Kitap gerçekten akıcı. Kalemi kuvvetli. Hani utanmasam iyi ki işsiz kalıp da yazmış diyeceğim. Bir sonraki kitabı nasıl ve ne üzerine olacak meraktayım :)

Kitabın %80'ini Türkiye'de okumuştum. Azıcık sayfa kaldı diye yanımda getirmek istemedim. Son gün bitirmeye çalıştım ama o telaş ile olmadı ne yazık ki. Son anda ortaya atılan bir fikir ile son 30 sayfanın fotoğrafını çektim telefonumla. Ve telefonumdan okuyarak bitirdim. Yaşasın teknoloji :p

Teşekkürler Okuyan Us!


Okuduğum Kitaplar yazılarım için buraya tık tık

11 Ekim 2014 Cumartesi

ATU Duty Free Alışverişim 2014


Bu sefer malum sebepten dolayı elimi, kolumu doldurmamam gerekiyordu.

Zaten fazla vaktim de yoktu. Yoshi bu sene ne içki ne de sigara istedi. Benim de aklımda sadece Armani She parfümüne bakmak vardı. Bu ara kokulara aşırı hassasım. (neden acaba :p) Ve yaz başından beri resmen bu kokuya aş eriyorum. Daha önce kullanmış olduğum bir parfümdü.
Kendime She alınca Yoshi'ye de He aldım. Kendime 100'lük, Yoshi'ye az kullandığı için 50'lik aldım.

Tam kasaya yönleniyordum ki Nutella World setini gördüm. Ya evde zibilyon tane mug var, tatlı da yiyemiyorsun boşver dediğim an Fuji dağını gördüm. Eee onu görünce almamak olmazdı.

Üç parça ile atlatmış oldum yani bu sene.

7 Ekim 2014 fiyatları

Armani She 100ml 70 Euro
Armani He 50ml 43.50 Euro
Nutella World Gift set 15 Euro

2 parfüm alana bir indirim vardı. Yüzdesini hatırlamıyorum ama 43.50 Euro 34.80 Euro'ya düştü.
Ne zamana kadar sürecek onu da bilmiyorum.

Toplam: 119.80 Euro ödedim (348.47 TL)

Siz neler alırsınız?

ATU Duty Free Alışverişim 2012 için buraya tık tık 

ATU Duty Free Alışverişim 2013 için buraya tık tık