19 Şubat 2020 Çarşamba

İyi Niyet Her Zaman İyi Sonuçlar Vermez



 Sosyal medya hayatıma girdiğinden beri bu konu üzerine daha sık düşünür oldum.  İyi niyet adı altında yapılan kötülükler, can yakmalar, laf sokmalar falan.
İyi niyetli ama bana iyi gelmeyen insanları hayatımdan çıkarmakla başladım, kendime iyilik yapmaya.
İyi niyet adı altında istediğini söyleyip ortadan çekilen tipler oluyor bunlar genelde. Ama özünde iyiler bunda bir sorun yok.
Bugünlerde 'istediğim kadar olmasa da' okuduğum her kitapta 'iyi niyet' örnekleri çarpıyor gözüme.
Dün okuduğum satırlar artık bana bu yazıyı yazdırdı. Tabii dün bize gelen Türk arkadaşlarla yaptığımız sohbette bu konuyu da konuşunca. Tamam Sergül dedim geçtim buraya.



Dört Anlaşma kitabına bayıldım. Aslında bir gün onu da yazmalıyım, kendime not. Kitabı çok sevince yazarın Türkçe'ye çevrilmiş bütün kitaplarını da satın aldım. Bunlardan biri de Toltek İç Özgürlük Rehberi oldu.

Okumakta olduğum bölüm Ehlileştirme ve Bağlılıklarımızı Anlamak.

Ben Ehllileştirmek bölümüne o kadar takıldım ki diğer bölüme henüz geçemedim.


Ehlileştirme kısmındaki büyükanne ve torun hikayesi beni resmen sarstı.
Hepimizin en çok maruz kaldığı bir ehlileştirme yöntemidir bu.


Büyükanne iyi niyetinden çocuğa yemeğini bitirmesini söylüyor!

Çocuk doyduğunu söylediği halde, babaanne bu cevabı kabul etmiyor. Çünkü çocuğun doyma duygusunu, çocuktan daha iyi bildiğini düşünüyor.
Ve 1 numaralı taktik! Bitirirsen güçlü olursun.

Ama çocuk kararından dönmüyor. Çünkü doymuş. 

Babaanne taktik değiştiriyor.
Ceza ve suçlama yöntemine gidiyor.
Nankörlük, kıymet bilmezlik gibi şeylerle çocuğun vicdanına oynuyor.

Bu noktada çocuk pes ediyor ve çorbayı bitiriyor.



Keşke bu kadarla kalsa!
Kalmıyor baskıyla kendi kararından vazgeçip, babaanneye itaat ettiği için sevilip, sarmalanıyor.

Ve bummmm çocuğa itaat edilirsen, sevilirsin inancını aşılıyor!

Bu kadar basit bir şey ile çocuğun karakterine yapılan etkiye bakar mısınız?

Zorla bir şey yaptırıldı diye her çocuk böyle olacak, böyle büyüyecek diye bir şey asla söz konusu değil.
Sevgiyle, saygıyla, kararlarına yeterli önemi ve özeni gösterilen bir çocuk bu tutumdan etkilenmez.

Ama zaten bir boşluğu, sevgi açlığı olan bir çocuksa! Anne babasından çok büyükannesine maruz kalan bir çocuksa ve bu tutum her şeyde tekrarlanırsa! Geçmiş olsun!

Başkalarını mutlu ederek, istemese de dahi onların istediği doğrultusuyla davranan bir birey dünyaya getirdiniz!




Çünkü bu tohum içine atıldığı zaman 'büyükanne' devreden çıksa bile, çocuk 'kendini ehlileştirmeyi öğrendiği için artık başka bir türlüsünü bilmeyecek.

Kendi kararlarınının sorumluluğunu almaktan da korkacak belki de!

Ve benim için en vurucu yeri son paragraf!

Örneğin, çoğumuz, toplum standartlarına göre 'yeterince iyi' olmadığından fiziksel görünüşümüze karşı eleştirel bir tutum takınmayı öğrenmiştir. Yeterince uzun boylu, ince olmadığımız ya da tenimizin doğru renkte olmadığı inancı aşılanmıştır ve bu inanca katıldığımız an kendimizi ehlileştirmeye koyuluruz. Dışsal bir inanç benimsemiş olduğumuzdan kendimizi kendi ve başkalarının kabulüne layık görebilmek için fiziksel görünüşümüzü ya reddeden ya da değiştirmeye çalışırız.  Bedenlerimizi tam da oldukları gibi sevecek olsak kaç sektörün ortadan kalkacağını bir hayal edin.


Benim için çok vurucu satırlar oldu bunlar.  Kitabın devamını da ekliyorum! Ama en doğrusu ve güzeli kitabı satın alıp, bu satırları içinize sindire sindire okumanız!



İyi niyetle nice savaşlar çıkmış tarihte derdim hep instagramda!

Bu kitapta bu örnekle anladım ki! Sadece savaşlar değil, bu savaşları yapanları da ortaya çıkaran iyi niyetmiş!

Dediğim gibi tek kale maç değil bu hayat, bu dünya ya da çocuk yetiştirmek.
Ama mümkün olan her kaleyi korumak lazım. 
Kendine güvenen, kendine yeten, mutlu ve sağlıklı bir birey yetiştirebilirsek,
ne mutlu bize!

iyi okumalar!


9 Şubat 2020 Pazar

Hem Japon Hem de Türk Tarifiyle Cinnamon Roll Yaptık


  Birkaç sene önce bir gün Erina'ya oturmaya gitmiştim. O gün bana tarçınlı ekmek ikram etmişti. Sürekli gittiği drug store'dan alıyormuş. Ben endişe ile uzanıp bir yudum aldım ve alış o  alış.  O günden beri tarçınlı ekmek hastası oldum. 2 ay öncesine kadar hususi Erina'nın almaya gittiği mağazaya almaya gidiyordum. 2 aydır asla bulamıyorum! Tabii bu arada en başından beri gittiğim her mağazada, cafede falan da tarçınlı ne bulsam alıyorum. Öyle bir bağlılık ve bağımlılık. Bir süredir buralardaysanız benim 'kronik aşerici' olduğumu biliyorsunuzdur. Canım aşırı derecede tarçınlı ekmekten çekiyor ve bulamıyorum. Mc Donalds'taki tarçınlı tatlı bir derece beni mutlu etse de asla sönmüyor içimdeki arzu. Tabii bir de zor durumda kalınca Starbucks'ta yiyorum cinnamon roll ama onun da içinin malzemesi çok kuru hiç sevemiyorum :(

Geçenlerde Erina'ya yine senin yüzünden düştüm ben bu sevdaya diye çemkirirken :) tarif buldum internette yapacağım, tak dedi canıma dedim. Şaka şaka Japonca'da tak dedi canıma kalıbı yok diyemedim öyle :P (soğuk esprilerim ve ben) Erina'ya fikir attım hem japon hem türk tariflerini deneyelim dedim. O da tamam ama aynı anda yapalım dedi. Ve bir günde 2 tarif denedik efendim. Japonca tarifi buraya yazacağım. Türkçe tarif için de link ekleyeceğim (emeğe saygı)

Ben tarçını Türkiye'den getirmiştim. Diğer bütün malzemeleri ortak kullandık. Nasıl mı oldular sorusunun cevabı ise videoda.

İyi seyirler!





Olur da tarifi yaparsanız, benim de linklerimle paylaşın lütfen (emeğe saygı) şimdiden teşekkürler!

Japon Usulü Cinnamon Roll
Hamuru için 
300 gram un
10 gram şeker
3 gram kuru maya
150 ml süt
1 yumurta
2 gram tuz
20 gram tuzsuz tereyağ

İçi İçin Malzemeler
 2 yemek kaşığı şeker
1 tatlı kaşığı tarçın

Üzerinin Sosu İçin
50 gram pudra şekeri
20 ml su


Hamurun tüm malzemeleri karıştırılıp, mayalanması için dinlendiriliyor.
Mayalanmış hamuru dikdörtgen şeklinde açıp tarçın ve şeker karışımını döküyorsunuz.
Sıkı bir şekilde sarıp, rulo yapıp kesiyorsunuz.
Kestikten sonra 20 dakika kadar hamuru tekrar dinlendirin.
Sonrasında 200 derece fırında 20- 25 dakika pişirin.

Fırından çıktıktan sonra biraz soğumasını bekleyin. Soğuduktan sonra pudra şekerli sosu üzerine dökün.
Afiyet olsun!



Türk tarifi için buraya tık tık