Erkenden yola çıktık o gün. Aichi bölgesi haritada yengeç gibi görünür, böyle düşünürsek kıskacının ucuna gittik diyebilirim. İlk durağımız bir mola yeriydi. Şansımıza üretici sergileri vardı. Harika brokoliler aldık. 32 yaşındayım ve böyle lezzetli brokoli yemedim!
Tabii ki mitarashidango da bulduk. Klasik japon tatlısı. Pirinçten yapılır ve üzerindeki sos da soya sosundan :)
Sonrasında mola yerinin hemen önündeki Tahara Plajı'na yürüdük. Yanımızda çay, kahve, kek ve poğaçalarımız vardı. Hemen kurulduk sahile. Şansımıza hava çok güzeldi. Gölge serin olsa da güneş harikaydı. Bu sebeple okyanus kenarında bolca sörfçü de vardı.
Tabii ki artistik pozlar da vermedik değil :)
Annem ve Semra teyze deniz kenarına yürüdüler ve biz iki uyuşuk onları buradan seyretmekle kaldık.
Onlar geri döndüğünde de arabamıza atlayıp, ikinci durağa doğru yol aldık.
Bu yolculuğun asıl sebebi Nanohana yani Kanola ya da yabani hardal olarak çeviriliyor. 2012'de de gitmiştik. O günü düşününce bir koku gelmiyor aklımıza ama bu sefer oldukça değişik kokuyordu burası.
Yoshi ile epey şaşırdık bu duruma. Festival şeklinde düzenlendiği için oldukça kalabalıktı. Ve etrafta satış arabaları da vardı. 2012 yazısı için buraya tık tık
Aslında çiçek parkında biraz daha kalmaktı planımız ama Türk arkadaşımdan gelen bir telefonla hepimizin canı çok sıkıldı. Parkın tamamını gezemeden ayrıldık oradan. Epey bir telefon trafiği de yaşadık. Bu yüzden keyfimiz oldukça kaçtı. Sonrasında yol üzerindeki 'sevgililer plajına' uğradık. Hava çok güzel olduğu için burası da oldukça kalabalıktı. Türk arkadaşım bu sefer iyi haber için telefon açınca hepimiz topladık kendimizi.
Ve Yoshi'nin son sürprizi bizi bir çiçek parkına götürdü. Hem yorgun hem de biraz keyifsiz olunca tam tadını çıkaramadık anın ama harikaydı çiçekler.
Özellikle laleler plastik gibi görünüyordu. Onlarca çeşit ve renkte çiçekler vardı. Keşke daha uzun kalıp tadını çıkarabilseydik. Bunun yerine eve döndük.
Akşam yemeği Yoshi'den oldu.
Taze taze aldığımız brokolili ve kanolalı makarna yaptı bizim için, harika olmuştu dememe gerek var mı?
Özlemişim gezi yazısı yazmayı :)
Siz de özlediniz mi okumayı?
Bütün bu yazıların üzerine bir de olanların videosu iyi gitmez mi? :=)
İyi seyirler
Sergül abla en sonundaa �� tabii özlemiştik blog yazılarını
YanıtlaSilVaktini ayırıp bizimle yaşadıklarını izlenimleri, düşünceni paylaştığın için teşekkürler Sergül. Seni buralarda daha çok görmek dileğiyle sevindirik emoji:)))))))
YanıtlaSilOh bee, çok özlemiştim yazılarını, n'olur daha çok yaz. Sevgilerimle.
YanıtlaSilgerçekten güzel bir gün geçmiş :)
YanıtlaSilkanolayı makarnanın içine nasıl ekliyorsunuz çok merak ettim :)
YanıtlaSilJ
YanıtlaSilNasıl özlemisim nasıl yazılarını abla icetenligin samimiyetin yansıyor ve bu bana cok iyi geliyor suan is yerinde yazıyorum bahsettiğin cicek kokuları var ya sebepsizce banada kokusu geldi 😊 moralini bozan sey her ne ise umarım cözulmustur .ihmal etme abla sen yaz sen hep yaz iyi geliyorsun
YanıtlaSilBlog okuyucuları hala burda :)
YanıtlaSilTeşekkürler.
N'olur bloğu boşlama, yazılarını çok özledim...
YanıtlaSilBu yazını geç görmüşüm, resimler harika, gezi yazısı, instagramla pazartesi, ne içiyorum ne okuyorum ne dinliyorum, iç dökme... hepsini özledik..:)
YanıtlaSilsabah kahvaltı yaparken izlemek ne iyi geldi okumak . arada yaz unutma biziii :)
YanıtlaSil