26 Şubat 2017 Pazar

Sen de Anlatsana #3


Bakalım bu sefer nerelere götürecek beni yorumlarınız
Bu seriyi bu yüzden çok sevdim ben.
Ne güzel şeyler yazıyorsunuz :)


Fotoğraf Shimizu şehrinde çekilmişti.
Yolun sonunda,bulutların arasından sizi selamlıyor Fuji 
Japonya'nın en yükseği
en görkemlisi

Sizin odak noktanız ne olacak bakalım :D

Sen De Anlatsana serisinin diğer yazıları için buraya tık tık 

33 yorum:

  1. Fuji dağısında kamp yapmak kadar uçamadık.

    YanıtlaSil
  2. Trafik lambası fotoğrafa bakınca hey burdayım dedi.Nasıl kırmızı ışık yanınca araçlar duruyor sarıda hazırlanıyor yeşilde harekete geçiyorsa bizde kendimiz için önce durup hayattaki güzellikleri görüp hedefimizi belirleyip hazırlanıp harekete geçmeliyiz :D

    YanıtlaSil
  3. Odak noktam : Kırmızı ışık.

    Dur. O vakit bir nefes alayım , bir düşünmeyeyim :)

    YanıtlaSil
  4. Japonya Sokaklarının temizliği,düzeni,güzelce yazılmış kanjileri vs. baktıkça ders çalışma isteğimi tavan yaptırıyor :'D

    YanıtlaSil
  5. Bu seriyi şimdi gördüm kalbimde ufak bir hızlanma olmadı desem yalan olur. Çünkü iletişim böyle daha sağlıklı oluyor. Ben sizi okuyorum siz beni. Anlaşmak önemli :) Perspektife takıldı gözüm önce sonra havadaki tellere. Sağ alttaki kadın(fotoğrafı büyütemedim acaba kadın mı) acaba ne düşünüyordu oradan geçerken. Ben olsaydım ne düşünürdüm? Doğa güzel şey eğer ona yabancılamaya çalışmaz, ondan olduğunu inkar etmezsen. Sevgiler: )

    YanıtlaSil
  6. Bana göğü seven biri olarak uçabilecek kadar yakın ve özel hissettirdi.Sanki fotoğrafa bir kaç dakika bakarsam fotoğrafın içine girecek herşeyi unutacak ve deli gibi uçacak gibiyim.Huzur dolu sessiz bir fotoğraf.Bana her karanlığın ardından gökyüzünün renklerine ulaşılabilecek bir nokta olduğunu anımsattı.Sevdim bu fotoğrafı seni sevdiğim gibi ..😘

    YanıtlaSil
  7. Bir film bulamadim bu resimle ilgili ama ya🤔cok issiz bi cadde turkiyeyle alakasi yok.ama turkiye sokaklarindaki sicaklikta yok gibi...

    YanıtlaSil
  8. Gökyüzü nasıl güzel bi tual bulutların ve mavinin ahengi beni ben yapan en güzel parçamdır. Fotoğrafa bakar bakmaz huzur duydum mavi işte orda umut ışık sadelik dinginlik Her Şey herseý var orda. Yolu olan herkesin bir sonu olacak kimi el değmemiş gonca güllerle geçecek bu yolları kimi dağlar tepeler önüne set edilerek öyle ya da böyle bir şekil de hepimizin yolu bitecek.. "Biten yollarımızin sonun da maviliğe kavuşmak" benim için ama tema budur.������

    YanıtlaSil
  9. Benim ilk dikkatimi çeken kırmızı ışık oldu yazıyı okuyuncada dağ dikkatimi çekti.Sonra düşününce hayat bizim önümüze ne kadar çok engel koysada sonunda güzelliklerle karşılaşacağımız için pes etmememiz gerektirdiğini çağrıştırdı bende

    YanıtlaSil
  10. Seni ilk takip ettiğim zaman geldi aklıma.O zamanlar Fuji dağına yakın oturuyordunuz.Yeni yeni video çekmeye başlamıştın.Çok sıkılıyordun orası küçük bir yer olduğu için.Bir an önce taşınmak istiyordun.Hayatımın en zorlu bir döneminde benden bilmem kaç bin km uzaklıktaki bir kadının hayatıma girmesi iyi gelmişti.Sen de bilirsin küçükken bazı yükleri taşımak daha zordur. Hem dün gibi hem de çok uzak.O zamanlar daha liseden bile mezun değilken şimdi üniversiteden mezun olmama 2 ay kaldı.Seninle büyümüşüm aslında.Kırtasiyeyi sevmeyi,bol bol fotoğraf çekmeyi, hayallerimi yazmayı ve her şeye rağmen inanmayı senden öğrenmişim.Sessiz sessiz izlemişim öyle.Neredeyse 5 yıl geçmiş.Zaman ne kadar da hızlı geçiyor. Ve bir o kadar da acımasız. Şimdi her şey daha kolay. Eskiye göre. Küçük değilim ya artık. Taşımak zor değil. Her şeyi bırakıp Japonya'ya geldiğin yaştayım. Kim bilir belki ben de her şeyi bırakıp giderim bir gün...

    YanıtlaSil
  11. Kalabalığın içindeki yalnızlık gibi geldi bana biraz. Yani caddede insan yok ama düzensiz görünüyor, salon boş olmasın diye bütün ıvır zıvırı vitrine koymak gibi. İşte yalnızsın ama asıl sıcaklık seni biraz ileride bekliyor. Kendisinin bir yanardağ olmasının dediğimle alakası yok ama. :D Bir de şu geldi aklıma; zorluk çekersin ama en sonunda ferahlık vardır. Dediğim gibi bu cadde kalabalık olmasa da yoruyor gözleri. Fakat biraz daha ilerisindeki o müthiş dağa ulaşmak için oradan geçmen gerekiyorsa, güzelliğe odaklanarak ilerlemek ve sonunda mutlu olmak gerek. Bir de anlatım bozukluğu yapmamak gerek ama beynimin yanması ve bunu düşünemiyor olmam. :D

    YanıtlaSil
  12. bir pazar gününü hatırlattı. Daha sabahın erken saatleri. Herkes evinde ailesiyle. Yollar boş ve sakin. Bugün dışarı çıkma evde dinlen, ailenle vakit geçir havası diyor fotoğaraf..
    Ya da
    Uzun zamandır yaşadığın ama alışamadığın bir yer. Ailenin olmadığı, bikaç arkadaştan öte yakının kimsenin olmadığı bir yer. Tatilin gelmesini iple çektiğin bir yer. Orda seni tek mutlu eden tek şey Fujiyi görmek. ''

    ---LuNa'dan sevgiler--

    YanıtlaSil
  13. Her fotoğrafta biraz zamanı durdurma hevesimiz vardır. Bu fotoğrafta da yürüyen insanlar durmuş, araba bekliyor ve kırmızı ışık yanmış; öylece kalmış. Duran zaman ve durmayan bizler elimizden bir şey gelmeden fotoğrafa bakıyoruz, hiç ulaşamayacağımızı bilerek ama umut ederek Fuji'ye doğru yol almayı...

    YanıtlaSil
  14. Nerden düştüm ben buraya sanane Japonya gezisinden ben otelime geri nasıl dönücem dil bilmem iz bilmem sanırım buradan biraz öncede geçmiştik Aman Tanrım KAYBOLDUM help help😆😉

    YanıtlaSil
  15. Bu seriye 3 haftadır katılmayı bekliyordum. Hayatımızın şu döneminde yaşadığımız ailesel ve çevresel sorunlar için, resmi görünce benim aklıma şunlar geldi Sergül abla;

    Fuji dağı, senin bloğun sayesinde öğrendiğim bir dağ. Resimde de olsa, yüksek ve bana da güzel gelen bir dağ artık. Gitmesem de görmesem de sevdim. Bizde derler ki; "derdin mi var sıkıntın mı var, tek başına başa çıkamıyor ve birinden cevap da beklemiyor musun? Dön yüzünü bir dağa, anlat ona. Uzaklara gitsin tüm sıkıntılar, doğa kaldırır."

    Bursa'da Uludağ var yakın olarak ama evimizden görünmüyor şimdi. Evimizin ötesinde de küçük dağlar var, ama Uludağ kadar büyük değil. Fuji Dağını görünce, derdimi sıkıntımı Fuji dağına anlatmak geldi. Resime mi dersen? Aynen resmine anlattım. Dertlerimiz, sıkıntılarımız bize büyük gelen bunaltan her biri, uzak olsun bizden. Doğa kaldırsın uzaklaştırsın, feraha çıkalım. Hepimiz için diliyorum... Japonya'ya sevgilerimle Sergül abla, Bursa'dan Didem... :)

    YanıtlaSil
  16. Bazen durmayı bilirsen, hayat aslında çok sakin diyor resim

    YanıtlaSil
  17. Hayatın devam ettiğini, gidilen yolların, uzakların özlendiği, dağların boş olmadığı... Kavuşmanın mutluluğu, eve gidip bir bardak çay içmek ve yazı özlemek, beklemek, düşlemek. Her şey iyi olsun diye dua etmek.

    YanıtlaSil
  18. Teknolojisi gelişkin bir ülkenin neden elektrik telleri bu kadar dağınık, sarkmış diye düşünmeden edemedim.. demek ki bazen bazı şeylerin sadece iş görmesi yeterli , estetik kaygısı altında harcadığımız zaman ve enerji kaybını başka yararlı uğraşlarla kapatmalıyız ama yinede şu sarkan telleri şöyle jilet gibi düzeltesim var ( çarpılma tehlikesi olmasa ) sade her zaman iyidir...

    YanıtlaSil
  19. İlk olarak yolun sonunda ki dağ oldu odak noktam. Doğup büyüdüğüm evime götürdü beni. Evimizin önünde ki yolun sonu da dağlara çıkıyordu. İlkokulda iken annem dağlara ot toplamaya giderdi, takılırdım bazen peşine. Oturup dağın eteğine şehri seyre dalardım, ne çok hayaller kurardım ya 💭 eski günlerde ki gibi o dağın eteğinde hayal ettim kendimi, gidebilsem tekrar dedim 💭 Sonra trafik lambası çekti dikkatimi ikiside kırmızı yanıyordu hem araçlara hem yayalara. Durmam mı gerekiyor acaba diye düşündüm. Şimdi 33 yaşındayım bir resim beni çocukluğuma 7,8 yaşlarıma götürdü bundan kaç sene sonra göreceğim bir resimde belki bu günlerimi hatırlatacak bana kim bilir.
    Son olarak seviliyorsun Sergül ❤

    YanıtlaSil
  20. Hiç bilmediğim bir şehre hatta ülkeye taşınıyormuşum gibi hissettirdi :) ya da bir yerden uzaklaşıyormuşum gibi :D

    YanıtlaSil
  21. Ben kırmızı trafik lambasina odaklandim fotografi ilk gördüğümde. Hayatımın çok hızlı akıp geçtiği bi donemdeyim sanki fotoğraf bana biraz yavaşla, anın tadını çıkar,kendini bu kadar yorma diyor. Bazen bazı şeyler için beklemek gerektiğini hatırlattı bana.

    YanıtlaSil
  22. Ben elektrik tellerine takıldım açıkçası.Türkiye de genelde yerin altında olur. Japonya'da neden yerin altında değil acaba onu merak ettim bu fotoğrafa bakarken.

    YanıtlaSil
  23. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  24. Fotoğrafa baktığımda ilk dikkatimi çeken kırmızı ışık oldu. Belkide o kırmızı ışık dur demeseydi bu fotoğraf hiç var olmayacaktı. Fuji dağının bitişinde bulutların başladığı bu güzel kareyi görmemiş , doğanın hayatımızda kamufle olmuş halini fark etmemiş olacaktık. Bu fotoğrafla bana hayatımızda da yoğun koşuşturmalar arasında bazen kırmızı ışık görmüş gibi durmayı ve çevremizdeki güzellikleri fark ederek sıradan bir yolculuktan bile kendimize farklı bakış açıları kazandırıp hayatın her anından keyif almaya çalışmak gerektiğini öğretmiş oldunuz.

    YanıtlaSil
  25. Yolu tamamen görebiliyor olmak çok hoşuma gitti. Hani şöööyle güzel bir yürümek istedim orada kenardan kenardan.

    YanıtlaSil
  26. Yazıyı okumadan önce görsele baktığımda ilk dikkatimi çeken bulutların arasından gözüken dağ oldu.

    YanıtlaSil
  27. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  28. Direklerdeki tellere takıldı ilk gözüm. O tellere konan kuşlara. Nerelere uçtuklarına neler yaşadıklarına gitti aklım. Sonra onların yerinde olmak istedim birden kafama göre istediğim yere istediğim an uçabilmek.

    YanıtlaSil
  29. Ben tellere takıldım :) Çocukken ipi kopan sonrada elektrik tellerine takılan uçurtmalar gide :) Orda teller tertemiz hiç uçurtma takılmamış. Aslında orada yer üstünde o kadar direk ve tel olmasına da şaşırdım..

    YanıtlaSil
  30. Cengiz Aytmatovun Fuji Yama öyküsü aklıma geldi.

    YanıtlaSil
  31. Gerçekten çok güzel bir fotoğraf. Gökyüzüne baktığımda "evet, umut var" dedim kendi kendime.Ayrıca farklı kültürleri tanımak yani tanımaya çalışmak o kadar güzel bir şey ki.

    YanıtlaSil
  32. Henüz 15-16 yaşlarında iken şimdi hep olmayı istediğim o yerde kaldığımız yerin karşısında böyle uzak bir dağ vardı. Her gece uyurken izlediğim hayaller kurduğum, her sabah o hayalleri gerçekleştirmek için uyandığım günler geldi aklıma. Suzan dedim nolur çıksak ya bir gün şu dağın tepesine. Oraya çıkmak nasıldır o tepeden bize bakmak nasıldır acaba bir denesek derdim. Fakat hayat her hayalimizi bize vermediğini taa o zamanlardan öğretmeye başlamıştı bana. Oraya hiç çıkamadım. Zaten o yere de bir daha gidemedim. Çocukluk hayalim içimde kaldı. Çıksam ne mi olcaktı? Başım göğe erecekti belki de bilemiyorum :) Resmi gördüm yazılanlardan okudum aklıma bu anım geldi. Hayat her zaman bir şeylerin özlemiyle geçiyor. Özellikle benim gibi geçmişiyle yaşayan biri için anılar bazen daha çok can yakıyor. Ama her şeye rağmen gülümsüyorum. Kim bilir belki bir gün diyorum. Belki bir gün o dağın tepesinden sana resim yollarım Sergül abla :)

    YanıtlaSil

Vakit ayırıp fikrinizi belirttiğiniz için teşekkürler
Hakaret veya konu ile alakasız olmadığı sürece bütün yorumlar yayınlanır

Sevgilerimle
Sergül